Alevilerin yargı zaferi
Fotoğraf: Envato
Alevi kurum kuruluşları ile Alevi aktivistlerinin ve sade Alevi inancına - kimliğine sahip insanların demokratik mücadeleleri sonucu elde ettikleri başarılı yargı kararları ile karşı karşıya olduğumuz dönemleri yaşıyoruz.
Alevilerin demokratik hak mücadelesine başladıkları günlerden bu tarafa yaptıkları en iyi işin uğradıkları hak ihlalleri karşısında dava açmaları ve bu haksızlıkları Uluslararası mahkemelere taşımaları ve bu yolla mücadelelerindeki haklılıklarını ve taleplerindeki meşruluğun Uluslararası bir boyut kazanmalarını sağlamaları olmuştur.
Bu hafta Cem Vakfının Cemevleri ile ilgili ödemek zorunda kaldıkları elektrik faturaları için Türkiye Cumhuriyeti Devletine açtığı ve iç hukukta kaybettiği için AİHM’e götürülen dava neticelendi. AİHM Cem Vakfının başvurusunu haklı bulup T.C. Devletini sadece elektrik faturası yönünden değil, bir bütün olarak Cemevlerinin ibadethane kabul edilmeyişi üzerinden yapılan ayrımcılığa vurgu yaparak T.C. Devletini mahkum etti.
Bundan önce AİHM’de zorunlu din dersleri ile ilgili açılan iki dava ve Nüfus Cüzdanlarındaki din hanesine Alevi yazılmasıyla ilgili bir dava olmak üzere, son davayla birlikte toplam AİHM’e giden ve karara bağlanan dört dava oldu. Bu dört davanın tamamı Alevilerin lehine, T.C. Devletinin aleyhine sonuçlandı.
AİHM davaları dışında iç hukukta açılan ve kazanılan din dersi davaları olduğu gibi bu hafta Cemevleri ile ilgili yine çok önemli bir dava daha iç hukukta kazanılmış oldu. Bu davada Ankara Cemevleri Yaptırma Derneğinin amacı olan; “Alevilerin ibadethanesi olan Cemevleri yapar, yaptırır” maddesinden kaynaklı olarak Ankara Valiliğince derneğe yönelik kapatma davasıydı. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu bu davada her ne kadar “Cemevleri’nin ibadethane olup olmadığına yargı karar veremez” derken, derneğin bu amaçla kapatılması talebini reddetti.
Bu davaların dışında Diyanet İşleri Başkanlığına ve Maliye Bakanlığı nezdinde T.C. Hükümetine karşı inanç vergisinden kaynaklı açılmış davalarda yürümektedir. Önümüzdeki yıllarda bunlarla ilgili sonuçları ve bu sonuçların getirdiği yeni davaları hep birlikte göreceğiz. Göreceğiz diyorum çünkü hükümetin Alevilerin sorunları görür gibi yaptığı, çözüyormuş gibi yaptığı çokça konuşup, bolca yemekler yediği, üst üste toplantılarla bıkkınlık verdiği bir süreci de yıllardır yaşıyoruz. Hükümet sorunların özüne değil kenarına dokunarak çoğu zamanda bu sorunlardan teğet geçmeyi tercih ediyor.
Hükümetin AİHM kararlarını uygulamıyorum dediği, uyacağım diye imza koyup uygulamıyorum diye beyan ettiği bir sürecide beraberinde yaşıyoruz. Yani AKP Hükümeti Uluslararası hukuku, hatta kendi iç hukukunun verdiği kararları tanımıyor, tanımayacağını da beyan ediyor.
Bu durumda Alevilere düşen nedir; en son mahkeme kararından yola çıkarsak AİHM’in bu kararından itibaren hukuken olarak da elde ettikleri kazanımı hayata geçirmek olmalıdır. Artık bu karara istinaden Cemevleri elektrik faturalarını ödemeyerek bu kararı uygulamalıdırlar. Neticede hukuku çiğneyen Aleviler değil, T.C. Hükümeti olacaktır.
- Buruk sevinç 28 Haziran 2018 23:59
- HDP'nin baraj sorunu, tüm muhalefetin baraj sorunudur 11 Mayıs 2018 00:07
- HDP’siz sıfır baraj olur mu? 26 Nisan 2018 23:17
- Panik seçim 20 Nisan 2018 00:15
- Demokrasi ortaklığı 12 Nisan 2018 23:30
- Alevilerin Edremit çalıştayı 16 Mart 2018 00:15
- Aleviler geleceğini tartışıyor 09 Mart 2018 00:52
- Seçim ittifakı kanunundaki önemli ayrıntılar 23 Şubat 2018 00:15
- Muhalefet partilerinin genel kurulları 02 Şubat 2018 00:15
- Yaşasın savaş! 26 Ocak 2018 00:50
- CHP'nin solu 18 Ocak 2018 22:40
- HDP'deki eş başkanlık meselesi 12 Ocak 2018 00:15